3 Ağustos 2010 Salı

ŞEKER PORTAKALI


ŞEKER PORTAKALI


Yazarı: Jose Mauro de Vasconcelos



Yıllaaar yıllar önce okumuştum bu kitabı.

Yazarın on iki günde yazdığını açıkladığı ama ''Onu yirmi yıldan fazla taşıdım yüreğimde'' dediği bu kitapta daha 5 yaşındaki Zeze'nin, bu yaşına rağmen yaşadığı acılar ve büyüklerin sorunlarını anlaması dile getiriliyor.

Aklımda kaldığı kadarıyla olay şuydu:

***

Daha 5 yaşındaki Zeze'nin, bu yaşına rağmen büyüklerin sorunlarını anlaması dile getiriliyordu.

Zeze sık sık dayak yiyen, hiçbir Noel'de hediye alamayan bir çocuktur.( Malum, Noel onlar için önemli ve Noel'de hediye alamamak onun için çok acı olmalı. Halbuseki bana mesela Noel'de hediye alan olmasa ben hiç üzülmem. Zaten bu yaşıma geldim, bir tane Noel hediyem olmadı. Ne yapsam,kendimi intihar mı etsem acaba? :) )

Bir gün babasından bile daha çok sevdiği bir adamla tanışır. Onun bir tren çarpması sonucu ölmesiyle de yıkılır.

Tüm bu zaman zarfı içinde küçük şeker portakalı fidanına anlatır tüm sıkıntılarını. Zavallı Zeze, çok küçük yaşta dayağın ve acının ne demek olduğunu anlar. Ancak tüm bunlara rağmen haşarı da bir çocuktur.

***


Acının tanımını ise şöyle yapıyor Zeze: ''Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın birlikte ölmesi gereken şeydi. Kollarda, başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi.''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder