26 Ağustos 2013 Pazartesi

BİZİ KİMLERE BIRAKIP GİDİYORSUN TÜRK?


BİZİ KİMLERE BIRAKIP GİDİYORSUN TÜRK?

Suriye ve Filistin Anıları

Yazarı: Selahattin Günay

Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

Basım Yılı: 1. Baskı - Nisan 2006

Sayfa Sayısı: 146

Selahattin Günay (1890-1956) teğmen olarak 1912'de Şam'a tayin edilmiş. 1918'e kadar Suriye-Filistin bölgesinde görev yapmış.

Bu görevi sırasında gördüklerini, yaşadıklarını, emekliliğinde yazmış.

İşte bu anılarından oluşuyor kitap.

Aşiretler, aşiret reisleri, bedeviler ve Casus Lawrance.

Casus Lawrance, hakkında kitaplar yazılan, filmi bile çekilen bir adam.

Aynı dönemde, aynı yerde bulunuyorlar Selahattin Günay ile. Ama Günay anılarında pek değinmemiş Lawrance'a. Bir yerde kendisine rüşvet teklif ettiği yazıyor o kadar.

Selahattin Günay, son derece dürüst, saygıdeğer bir devlet adamı olmuş. Oralarda bir devlet temsilcisi olduğunun bilincinde olmuş hep. Kimseye şahsi bir kin gütmemiş. Öyle ki kendisine tuzak kurmaya, suikast düzenlemeye kalkanları bile yeri gelmiş, affetmiş.

Onun bu delikanlı duruşu, herkeste saygı uyandırmış. Aşiretler arasındaki kan davasını bile durdurabilecek bir saygınlığa ulaşmış bölge insanları arasında. Düşman aşiretleri barıştırmış. Asi aşiretlerin devlete bağlılığını sağlamış. Zor durumdaki askerler için köylerden yiyecek toplamış, köy halkının rızasını alarak. 

Görevi sonlanıp oraları terkederken genç bir Arap, "Bizi kimlere bırakıp gidiyorsunuz?" diye üzülmüş arkasından. Kitaba adını veren anektod bu.

Kolay bir bölge değil o coğrafya. Yaşadığı yıllar itibariyle de kolay bir dönem değil. Bir asker olarak mesleği de kolay değil. Zorluklarla dolu bir hayat olmuş. Kelle koltukta, hep bir macera.


Anılarda, yazılan olayların doğruluğu  ve objektifliği tartışılır. Ama ben samimiyetinden kuşku duymadım okurken. Yiğitliğine, dürüstlüğüne inandım. 

Keşke daha çok, daha ayrıntılı yazsaydı.

Keşke tüm devlet adamlarında, politikacılarda... anı yazma kültürü olsaydı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder