27 Mart 2016 Pazar

KENDİNE AİT BİR ODA




KENDİNE AİT BİR ODA

( A Room of One's Own)

Virginia Woolf

1929

Çeviren: İlknur Özdemir

Kırmızı Kedi Yayınevi

9. Basım - Şubat 2016

123 sayfa


"Bir kadın eğer kurmaca yazacaksa parası ve kendine ait bir odası olmalıdır." diyor Virginia Woolf ve kitap boyu da bu mevzuyu deşiyor.

Romanlarda, şiirlerde, tiyatro oyunlarında bir karakter olarak kadınlara rastlanıyor ama gerçekte bu kadınlar nerede? 

Kütüphanede yaptığı araştırmalarda bu kadınların günlük yaşamlarında neler yaptıklarına dair bir kaynak bulamıyor. 

Kadınlar, "Hayal edildiğinde çok önemli; pratikte ise tamamıyla önemsiz." 

"Şiir kitaplarını baştan sona istila etmiş, tarihte ise adı geçmiyor." 

Kadınlar okula gönderilmiyor, zorla evlendiriliyor ve onlardan ev işlerini yapmaları bekleniyor. Ayrıca dönemin sözü geçen insanları kadınları aşağılayıcı ifadeler kullanıyor. Bu da kadın olarak kendinize güvenseniz bile sürekli aşağılayan ve olumsuzlayan ithamlara maruz kalınca zamanla ister istemez güveninizin sarsılmasına yol açıyor ya da çok yıpratıcı bir mücadele sürecine girmenizi gerektiriyor.

Shakespeare'in kız kardeşi örneğini kullanıyor yazar. Mesela Shakespeare'in bir kız kardeşi olsa, Shakespeare'e tanınan imkanlar, bu kıza tanınır mı? Hayır. O halde bu kızdan nasıl bir eser yazması beklenebilir? Okuma yazma öğrenmesi bile engellenebilir. Zaten o yüzden; 

"16.yüzyılda büyük bir yetenekle doğan her kadın mutlaka delirirdi, kendini vururdu, ya da köyün dışındaki ıssız bir kulübede geçirirdi hayatının son günlerini, yarı cadı yarı büyücü sanılır, korkulur ve alay edilirdi." 

19.yüzyılda görece bir iyileşme olsa da o dönemde de "bir kadının edebiyat konusunda alabileceği bütün eğitim, kişilik gözlemi, duygu çözümlemesinden ibaretti." Okul, eğitim vb olmadığı ya da olsa bile yaygın olmadığı için ancak kendi kendisine bir takım bilgiler edinebilirdi.

Tut ki bir kadın roman yazmaya kalktı. Bunu nerede ve hangi koşullarda yapacaktı?

"Bir kadın yazacaksa, herkesin kullandığı oturma odasında yazmak zorundaydı."

"Kadınların kendilerine ayıracak yarım saatleri yoktu, yazarken araya hep bir şey giriyordu." 

O yüzden kendine ait bir oda şart. 

Para da entelektüel özgürlük için lazım. Çünkü;

"Entelektüel özgürlük maddi şeylere bağlıdır. Şiir de entelektüel özgürlüğe bağlıdır. Kadınlarsa hep yoksul olmuşlardır, sadece iki yüzyıldır değil, dünya kurulalı beri. Kadınlar Atinalı kölelerin çocukları kadar bile entelektüel özgürlüğe sahip olmadılar. O zaman kadınların şiir yazmak için en ufak bir şansları yoktu. İşte bu yüzden paranın ve kendine ait bi odanın önemini vurguladım." 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder